HER ZAMAN GİYİN

 

Yazılarımın konusunu ele alırken genelde külotlu çoraplardan bahsettiğimi sizler de biliyorsunuz.Bu çorap çeşidinden bahsetmeme sebep olan en önemli unsur,külotlu çorapların sürekli gündemde olması ve daima modanın içinde yer alması.Bazı renk ve desenleri ise başlı başına öne çıkıp moda olabiliyor.Bir bakıyorsunuz file model ön plana çıkmış bir bakıyorsunuz puantiyeli olanı.Belki renk ve desenine göre bazı çeşitleri dönemsel olarak daha ön plana çıkıyor olsa da genel olarak baktığımda külotlu çorapların giyim kuşamımızın değişmeyen bir parçası olduğunu söylemem mümkün.Daha doğrusunu söylemek gerekirse günümüzde moda olmaktan çıkmış hemen herkesin ihtiyacı haline gelmiş bir çorap çeşidi külotlu çoraplar.

 Kendimce moda kelimesinden ise yaygın olarak kullanılan nesneyi,nesneleri anladığım gibi toplumsal beğeni olarak da anlam çıkarmaktayım.Sadece giydiğimiz kılık kıyafetle ilgili olmayıp sanat,alışveriş,yiyecek hatta müzik gibi aktivite ve eylemler de moda olabilir bence.

 Aynı zamanda farklı olmaktır moda.Hatta günlük hayatta giydiğimiz kıyafetlerle ve kullandığımız eşyalarla da ayırt edici olmaktır.O yüzden her türlü modaya uyarız çoğu zaman.Modayı çok fazla önemsemek de pek doğru gelmemiştir bana.Ben daha ziyade işin,özgün olma tarafındayım.Kişinin kendi tarzıdır da moda.Ve tabi ki günümüze tam uyan tanımı,tüketim anlayışıdır da.

Evet.

Sanırım bu daha doğru bir ifade oldu.

Moda,tüketim anlayışıdır aynı zamanda.

 Moda için bazen  " geçici yenilik " diyor olsak da külotlu çoraplar bu tanımın çoktan dışında kalmış durumda.Çünkü bu çorap modeli üretildiği ilk günden beri her zaman yeniliklere ayak uydurarak çok uzun senelerdir daima yerini korumayı başardı.Rengiyle,deseniyle,incelik ve kalınlığıyla her daim farklı özellikleri ile bizler tarafından sevilerek giyilip,kullanıldı.Bir ihtiyaç olduğu kadar şekilden şekle renkten renge girebilen bu aksesuar,yeri geldiğinde bacaklarımızı süsleyerek sürekli olarak güncel kalabildi.

 

 Ellili yıllarda şeffaf olarak üretildi.

 Altmışlarda rengarenk oldu.

 Yetmişli yıllarda teni göstermeyen renkli opak hale büründü. 

 Seksenlerde simli ve desenli olarak karşımıza çıktı.

 Doksanlarda ise 15 denye olarak bacaklarımızda pırıl pırıl parladı ve en çok giyilen oldu.

 İki binli yıllarda korse haline geldi ve bizi inceltip formda gösterdi.

 Ve son yıllarda ise unisex olarak üretilmeye başlandı. 

 Külotlu çorapların etek,elbise ve ayakkabılarla olan yakın bağı onu daima güncel tutan başka bir etken.O yılın ya da o sezonun moda rengi ne ise giydiğimiz külotlu çoraplar da hemen o renge uyumlu hale gelip bacağımızdaki yerini aldı.Yırtık kot pantolonlarla hala file çorapların ya da başka renk ve desenlerdeki külotlu çorapların giyildiğini görüyorum ki bunu bazen benim de yaptığım oluyor.

 Desen,renk,incelik ve parlaklık olarak da çok fazla seçeneğe sahip olduğundan,giydiğimiz kıyafetleri tamamlayan en önemli giyim eşyalarından birisidir külotlu çoraplar.Hemen her gün farklı bir modeliyle ve değişik desende olanıyla karşılaşmamız mümkün olduğundan her zaman günceldirler.Sürekli olarak bir yenilik ve değişiklik gösterdikleri için onlar hakkında yazı yazmayı daha uygun bulmuşumdur.

 

 Bu durum aynı zamanda üretici firmalar için de geçerlidir.Çünkü en dikkat çekici ürünüdür külotlu çoraplar.Yeni sezon için çıkartılan ürünler arasında ilk onlara vurgu yapılır ki tanıtım ve reklamlarında da ön planda yer alan çoraplar yine bu gruptakiler olur.

 Moda biraz da farklı olmak demek değil midir?Elbette ki farklı bir çorabı alıp giymeyi hepimiz seviyoruz.Gerek deseni gerekse de rengiyle kim kendisini daha güzel ve mutlu hissetmek istemez ki?

 Yeni alınmış bir ayakkabının ya da elbisenin olmazsa olmazıdır bu çoraplar.Yeri geldiğinde özel bir günümüz için giydiğimiz kıyafeti tamamlayan en önemli bir parçası da olurlar ve o gün için daha güzelini ve yeni olanını giyeriz.Kimimiz,çalışma hayatının önemli bir kısmında yine külotlu çoraplara ihtiyaç duyar ki bu kısmımız onun önemli tüketicilerinin başında gelir.

 İster moda kavramının içinde olsun isterse de günümüz giyim tarzı içerisinde olsun külotlu çorap giymek aynı zamanda bir mecburiyettir de.Çünkü etek,elbise,pantolon ve ayakkabılarımıza eşlik edecek ve onun yerini alabilecek başka bir seçeneğimiz ise şimdilik yok.

 

 Külotlu çorapları sıkça giyiyor olmamın bir diğer nedeni ise bacaklarımda daha düzgün bir görünüm elde etmek istediğimden dolayı onları tercih ediyorum.Sizlerin de gayet iyi bildiği üzere bacağı oldukça düzgün göstermekteler.Farklı incelikte olanları her zaman kolaylıkla giyilip istenilen görünüm elde edilebiliyor.Düzgün ve temiz bir görüntü ise hepimizin isteği.

 Bacaklarımda daha düzgün bir form oluşturmak istersem de bu sefer destek külotlu çorapları tercih ediyorum.Bacağı sıkıp şekil verdiği için görünüm çok daha güzel olabiliyor.Bu yönden biraz da şekillendirici çoraplara benzetiyorum onları.Nasıl ki karın ve basen bölgemizi daha ince göstermek için korseli külotlu çorapları giyiyorsak destek çoraplar da aynı prensipte bacağı daha ince ve daha düzgün göstermekteler. 

 

 

 Külotlu çorap giymemi gerektiren bir çok sebep var ki onlardan birisi de yine görünüm ile ilgili.Son yıllarda üretilen beş ve on denye gibi ultra ince modellerle bacağımızda çorap yokmuş hissi yaratabilmekteyiz.Oldukça düzgün ve pürüzsüz bir cilt elde etmek için harika çözümlerden birisi de bu tür çorapları giymek.

 

 Bacağınızda yok gibi duran ama aynı zamanda bacağa bir krem sürülmüş gibi temiz ve bakımlı gösteren güzel çoraplar olduğunu söylemeliyim.Bu ultra ince çorapları ben bir makyaj malzemesi olarak görmüşümdür hep.Bir tekstil ürününden ziyade bir fondöten bir krem hatta bir ruj gibidirler benim için.Bu şekilde ultra ince külotlu çorapları kozmetik ürünler arasında görmek ya da makyaj malzemelerinden biri olarak ifade etmek daha doğru sanırım.

 

Ve işte bir sebep daha.

Onları dikişsiz çamaşır olarak da kullanabiliyor olmam büyük rahatlık.Bazı modelleri o kadar rahat ki ayrıca bir iç çamaşırı kullanmama dahi gerek kalmıyor.Bunun yanı sıra dikiş izi sorunundan da kurtulmuş oluyorum.Lazer kesim külotlar gibi görünen ve dikişi belli olmayan külotlu çoraplar,elbise ve etek giyildiğinde hiç iz belli etmiyorlar.

 Daha da rahat bir kullanım için ise tamamen dikişsiz olan külotlu çorapları da kullanıyorum ama o modelleri bir iç çamaşırı ile giymek gerekebiliyor. 

  Hava çok soğuk da olsa opak ya da termal olanları ile üşümek oldukça zordur.Kış mevsiminde onlar sayesinde etek ve elbise giyebildiğimiz gibi gerektiğinde pantolonumuzun altına bile giyerek üşütüp hasta olmaktan korunuruz.

 

 Siz de benim gibi kış mevsiminde çok kalın çoraplar giymeyi pek sevmiyorsanız,kış için hazırlanmış file külotlu olanlarla güzel kombinasyonlar oluşturabilirsiniz elbette.Klasik düz çorapları bazen bir kenara bırakıp bu tür fileli modelleri denemek çok güzel olabiliyor.Külotlu çoraplarla her zaman bir çözüm üretmek kesinlikle mümkün.

 

 Korseli olanlarıyla anında bir beden küçülmek hepimizin hoşuna gittiği muhakkak.Bizleri hem daha fit gösterdiler hem de daha düzgün bir duruşu yine onlarla elde ettik.Böylece istediğimiz elbiseyi ya da eteği kolaylıkla giyebildik.

 

 

 Yorgunluk önleyici ya da dinlendirici özelliği olan külotlu çoraplarla bacaklarımıza masaj dahi yaptık.Benim de çok severek kullandığım bu tür külotlu çoraplar bacak sağlığı açısından oldukça faydalı olan ürünler.Bunca zamandır en çok giydiğim çorap modeli bunlardır herhalde.

 Saymış olduğum bu ve buna benzer özellikleri ile daima faydasını gördüğüm ve giyip kullanmaktan son derece memnun kaldığım bu çorapları,giyip kullanmamak gibi bir nedenimiz olabilir mi ki....?

Tekrar görüşmek dileğiyle....

Mantyhose Çorap